ÇÜRÜK NEDİR? : Çürük ,ağız floramızda varolan bakterilerin,gıda artıklarıyla beslenmesi sonucu oluşturdukları asitli yan ürünlerin diş minesinin ana yapısını geri dönülmez biçimde yıkıma uğratmalarıdır.Mine tabakası vücudumuzun en sert tabakasıdır.Bakteriler bu tabakayı oldukça yavaş ve uzun sürede delebilirler. Ancak 1,5-2 mm.lik mine tabakasından sonra daha yumuşak olan dentin tabakasıyla karşılaşan çürük hattı,hızla ilerleyerek dişin özüne yani pulpa tabakasına yaklaşır. Bu sırada önce şekerli gıdalara hassasiyet,sonra soğuk hassasiyeti ve en son olarak da sıcak hassasiyeti görülür.Bazen de çürük öyle kronik ilerler ki hiç ağrı hissetmeden dişiniz nekroz (canlılığını kaybetme)olabilir.
HANGİ DOLGU EN SAĞLIKLIDIR?:
Dolgu malzemelerini seçerken öncelikle dokuyla uyumu,uzun ömürlülüğü ve estetiği göz önüne alınmalıdır.Günümüzde kullanılan üç çeşit dolgu materyali vardır.
AMALGAM (GRİ) DOLGULAR: Günümüzde kullanılan en eski dolgu malzemesidir.yaklaşık olarak 150 yıldır kullanılmaktadır.İçeriğinde civa ,gümüş ve bazı metal alaşımları kullanılır.Metal yorgunluğuna maruz kaldığı için ağızda varolsa bile kaviteyi sızdırmaz bir biçimde uzun süreli koruması mümkün değildir.Bir çok kişi ağızlarında yirmi yıllık amalgam dolgulardan bahsederler ancak bu dolgulara yakından baktığımızda sekonder çürükler ve nekrozlar görmek kaçınılmazdır.Ayrıca son yapılan araştırmalar amalgamın sert yapısından kaynaklanan nedenlerle çiğneme kuvvetleri karşısında dişe uyum sağlamayarak dişin içinde mikro çatlaklara yol açtığını göstermiştir..Renklerinin siyaha bakan gri olması da estetik olarak kullanılmalarını sınırlandırmıştır.Ayrıca amalgam dolgunun diş boşluğuna tutunabilmesi için çoğunlukla dişin gerekli olmayan bazı sağlıklı bölgelerini de hazırladığımız dolgu boşluğuna ilave etmemiz gerekir.Bu işlem de gereksiz olarak daha büyük hacimli dolgular yapmamıza neden olur.
KOMPOZİT (BEYAZ) DOLGULAR: Dişhekimliğindeki gelişmelere paralel olarak son yirmi yılda geliştirilmiş dolgulardır.İlk keşfedildikleri dönemde amalgama rakip olamayacak kadar dayanıksız olmalarına rağmen,mikro partikül teknolojisindeki inanılmaz gelişmeyle beraber,amalgamdan çok daha üstün bir dayanıklılık seviyesine ulaşmışlardır.Amalgama üstünlükleri sadece dayanıklı olmalarında değildir.Kompozit dolgunun yerleştirilebilmesi için sadece çürük kısmın temizlenmesinin yeterli olması,dolgunun tutuculuğunu sağlamak için eksta preparasyona ihtiyaç duymamaları ,diş renginde hazırlanabilmeleri kompozit dolguların belli başlı üstünlükleridir.Hatta günümüzde bazı kompozitlerin sahip olduğu “bukalemun efekt” sayesinde üzerine konduğu dişin rengini alması da mümkün olmaktadır.Bu üstünlük,özellikle ön bölge restorasyonlarında mükemmel sonuçların alınmasını sağlamaktadır.
İnley ve Onley Restorasyonlar (PORSELEN Dolgular): Porselen dolgular (porselen inley ya da onley) laboratuarda hazırlanan üstün estetik ve dayanıklılığa sahip dolgulardır. Kompozit dolgulara göre, uygulandıkları diş ve komşu dişler ile çok daha uyumludur.
Kanal tedavisi, çürük ve travma gibi etkenlere bağlı olarak dişlerde oluşan madde kaybını, dişin sadece eksik olan kısımlarını tamamlayacak biçimde restore eden bir çeşit bölümlü porselen veya daha basit bir anlatımla laboratuvarda kuvvetlendirilmiş kompozit veya porselenden hazırlanmış bir çeşit dolgudur.
İnlay ve onlaylerde de aynı laminate veneerlerde olduğu gibi dişin sağlam kısmı doğal haliyle korunmaktadır. Özellikle estetik ve de konfor beklentisi yüksek olan hastaların arka bölgedeki dişlerinde, metalik ve koyu renk görünümlü amalgam restorasyonların yerine tercih edilmektedir. Ayrıca çok sayıda dolgu yapılması gerektiğinde, tek seansta yapılacak diş hazırlığı ve ölçü alma aşamasını takiben, laboratuvarda hazırlanan porselen dolgular ikinci seansta yerleştirilerek zamandan tasarruf sağlar. Aynı şekilde restorasyonların klasik dolgular gibi ağız içinde değil de laboratuvarda hazırlanması, mükemmel bir uyum sağlar. Tedavi ömrü kompozit dolgulara göre çok uzundur. Dişle aynı sertlikte olan bu porselen dolgu, ısırma kuvvetlerinden oluşan kırılmaları önler ve dişin eskisi kadar sağlıklı olmasını sağlar. Diş renginde olduğu için dolgu çıplak gözle ayırt edilemeyecek kadar doğaldır.
Porselen dolgular çok fazla madde kaybı olan ve dişin tümden küçültülerek kuron uygulaması gerektiren durumlarda sağlıklı diş dokusunu korumak amaçlı geliştirilmiş bir dolgu yöntemidir. Daha estetik ve kullanışlı olduğundan amalgam dolguların yerine tercih edilmektedir.
Gözle ayırt edilemeyecek kadar doğal olan bu dolgularda, gelişen cila teknikleri ile zamanla oluşabilecek sigara…vb. boyayıcılara bağlı renklenmeler de önlenmektedir. Hasta adeta dişinde hiç dolgu yokmuş gibi uzun yıllar bu sağlıklı ve estetik dolgulu dişlerini kullanırlar.
Porselen İnley ve Onleylerin Avantajları
Estetiktirler, Uzun ömürlüdürler, Kalan sağlam diş dokusunu korurlar, Kenar sızıntısı ve yeni çürük oluşma riski minimumdur, Biyolojik uyumları iyidir, Allerjik reaksiyon göstermezler, Bakteri plağı tutulumu azdır, Zaman tasarrufu sağlarlar, Diş-restorasyon uyumu çok hassastır.
Diş hazırlıklarının bitmesinin ardından dişler üzerinden alınan hassas ölçülerle laboratuara yaptığımız çalışma iletilir ve bir sonraki randevuya kadar dişlerin boş kalıp hassasiyet yapmaması için geçici dolgular yerleştirilir.
Bitmiş porselenlerin alçı model üzerinde denenmesi ve kontrolü bir sonraki provaya kadar hazırlanıp bitirilen porselenler öncelikli olarak ağızda kontrol ve uyumlamaları yapıldıktan sonra güçlü bir şekilde dişlere yapıştırılabilmeleri için adeziv simantasyon adı verilen bir nevi akışkan kompozit dolgu malzemesi ile porselen dolgular dişlere yapıştırılırlar, bu şekilde kalan diş dokuları da güçlendirilmiş olmaktadır. Yapıştırılma işleminin ardından cila ve polisaj işlemleri yapılarak işlem bitirilir.
Porselen dolgular laboratuarda hazırlanan üstün estetik ve dayanıklılığa sahip dolgulardır. Kompozit dolgulara göre, uygulandıkları diş ve komşu dişler ile çok daha uyumludur. Bu, dolgunun ağız dışında laboratuar ortamında hazırlanma özelliğinden kaynaklanır. Dişin kırık, çürük veya eski dolgulu kısmı uzaklaştırıldıktan sonra kalan sağlam bölümün ölçüsü alınarak laboratuara yollanır. Laboratuar ortamında, hassas bir teknoloji ile hazırlanan model, özel IPS makinesine alınarak mükemmel estetik ve fonksiyona sahip dolgular elde edilir.
IPS porselen (Leucide reinforced pressable porcelain) dolgular, dünyada mevcut ağız içi restorasyon materyalleri arasında diş dokusuna en uygun malzemedir. Bu porselen dolgunun hazırlanmasında en ileri teknoloji kullanılır. IPS dolgu yönteminde ağızdaki sağlıklı diş dokusuna dokunulmaz. Minimum madde kaybı ile maksimum tutuculuk sağlanır. Sıkıştırılmış özel bir porselenden olduklarından ve ağızda sertleştirilmediklerinden kenar sızıntısı minimumdur (Bu, dolgu altı çürükleri ve dolgunun düşmesini engeller).
Ayrıca bu porselenler dişin sertliğine en yakın ve dişeti ile en uyumlu malzemelerdir. Sertliği dişin mine dokusuna çok yakın olduğu için diğer porselenler gibi dişleri aşındırmaz , kompozit dolgular gibi de aşınmaz. Özellikle büyük madde kayıplarında, kompozit dolgu veya kron(kaplama) yerine tercih edilmelidir.
Yorum Yaz
Yorum Yap
Yorum ve İnceleme Yok